Diş Hekimi Sekmen, “Sindirim sistemimizin ilk durağı ağzımızdır, ağız ve diş sağlığımız bozulduğunda mide ve sindirim sistemi başta olmak üzere genel sağlık durumumuzu da tehdit etmekte, olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle ağız ve diş sağlığı ihmal edilmemelidir” dedi.
Açıklamasında, hayatı doğrudan tehdit etmediği gibi yanlış bir kanıyla ağız ve diş sağlığına gereken önemin verilmediğini belirten Diş Hekimi Bülent Sekmen, “Diş kayıplarına sebep olan ve ağız sağlığını bozan iki temel hastalık vardır. Bunlar diş çürükleri ve dişeti hastalıklarıdır. Dişeti hastalıkları çene kemiğinin erimesine, dişlerin sallanmasına ve kaybına sebebiyet verir. Dişler ve dişetleri enfeksiyon kaynağı haline geldiklerinde, vücuda enfeksiyon yaymaya başlar ve bazı durumlarda hayati tehlike arz eder” şeklinde konuştu.
“AĞRI OLANA KADAR BEKLENMEMELİ”
Özel Eyrice Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Medikal Direktörü Diş Hekimi Bülent Sekmen, konuyla ilgili farkındalık oluşturulması amacıyla ülkemizde 1996 yılından bu yana her sene 22 Kasım’ı içine alan haftanın ‘Ağız Diş Sağlığı Haftası’, 22 Kasım günü de ‘Diş hekimliği günü’ olarak kutlandığını söyledi.
“Ağız ve diş sağlığımız ile ilgili sorunlarımız yaşamımızda öncelikli olarak yer alması gerekirken, her zaman en sona bırakılmakta, ağrı yapana kadar bekletilmektedir” diyen Diş Hekimi Bülent Sekmen açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Diş hastalıkları ve diş sağlığının korunması açısından erken tanı çok önemlidir. Erken tanı ve tedavi, bireylerin doğal dişlerini hayatları boyunca kullanma olanağı sağlar, Bu nedenle en geç yılda bir kez diş hekimi muayenesi ve radyolojik tetkik önerilir.
Ağız ve diş sağlığı estetik açıdan da çok önemlidir. Psikolojik ve toplumsal açıdan da önemi yadsınamaz. Güzel bir gülüş insanlar üzerinde pozitif bir etki bırakır. İlk tanışmada, iş ve sosyal hayatında, kişiler arasındaki iletişimde gülümseme her zaman ilk imajdır ve hafızada kalır.
Ağız ve diş problemlerinin giderilmesinden sonra birçok kişinin, daha iyi göründükleri, kötü görünen bir gülümseme yerine daha güzel gülümsedikleri, daha rahat konuşabildikleri ve sonuçta kendilerine olan özgüvenlerinin arttığı görülmektedir.”
